Makaleler

Adana: Katliamların, yiğitlerin, Suriyeli göçmenlerin memleketi!

Başta Suriye olmak üzere son 5-6 yılda Ortadoğu’da yaşanan iç çatışmalardan kaçan mültecilerin 2 milyonun üzerinde bir kesimi Türkiye’ye sığındı. Türkiye’ye sığınanların neredeyse tamamına yakını Suriyeli… Ve gelenlerin neredeyse tamamına yakını yoksul! Peki bu kadar Suriyeli bu topraklarda ne yapıyor? Nasıl yaşıyor?

Hemen herkes kendi sokağından, kendi şehrinden buna örnek verebilir ama biz bir örneği Adana’dan verelim.

 

Adana’nın katledilenleri…

100 yıl öncesine kadar bir Ermeni ili olan Adana, 1894-96, 1909 ve son olarak da 1915 katliam ve soykırım dönemlerinde Ermeni halkından “arındırılarak” (yani yüz binlerce Ermeni katledilerek) “Türk topraklarına” dönüştürülür.

Faşizm ve ırkçılık konusunda “ustalığı” ile Hitler’i aratmayan TC’nin genel politikası olarak buranın verimli toprakları Türk kompradorlara, ağalara tahsis edilirken; Yaşar Kemal’in deyişiyle “Çukurova’nın bu pırıl pırıl yağlı toprakları”na ülkenin iç bölgelerinden Türkler yerleştirilir. Ve bu topraklarda pamuk, çentik, meyve, sebzenin yanı sıra nefret ve ırkçılık da verimli bir şekilde yetiştirilir.

Adanalıyık, Allah’ın adamıyık” sözüne layık bir yer haline getirilmeye çalışılan Adana, Türk-Sünni-Erkekliğin merkezlerinden biri haline getirilir. Bakınız: Son yıllarda kadın cinayetlerinde en yüksek oranlara sahip ilimiz Adana’dır! Bakınız: Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri ile MHP’nin en yüksek oy aldığı bölgedir! Bakınız: Geçtiğimiz günlerde ilçesi Pozantı’da ilçe emniyet müdürlüğüne saldırı düzenleyen PKK militanlarının cenazeleri yakılmak istenmiştir! Tüm bu ve benzeri uygulamaların bir devlet politikası halinde hayata geçirildiği Erzurum, Yozgat, Kayseri, Erzincan gibi bölgelerin mevcudiyeti Adana’yı tek bırakmıyor.

 

Adana’nın yiğitleri, devrimcileri…

Ancak Adana devletin tüm bu politikalarına rağmen hala Suriye’ye yakınlığı ve akrabalık ilişkileri ile Arap Alevilerinin, Bektaşi dervişlerinin mekanlarından biri olması itibariyle Bektaşilerin, Dersim vs. isyanların ve 80’li, 90’lı yıllarda devletin T. Kürdistanı’nı yakıp yıkmasıyla Kürtlerin mekanlarından biridir.

Toprakları verimlidir Adana’nın…

Yiğit insanları, devrimcileri yetiştirmesi itibariyle… Yaşar Kemal’in İnce Memed’inin yaşam bulduğu bu topraklar TKP/ML şehitlerinden Ramazan Ceviz’in de memleketidir, Rojava’da şehit düşen YPG’li Ahmed Coşkun, BÖG savaşçısı Bedreddin Akdeniz (İnce Memed, Suphi Şoreş)’in de… Aynı zamanda kendisine sürekli şiddet uygulayan, fuhuşa zorlayan eşini öldüren ve “Hep mi kadınlar ölecek? Biraz da erkekler ölsün” diyerek kadın cinayetleri konusunda Adanalı kadınların öfkesinin adı olan Çilem Doğan da…

 

Adana’nın dümbükleri ve alınteri emicileri…

Toprakları verimlidir Adana’nın…

Pamuğu, çentiği, karpuzu, envai çeşit meyve-sebzesiyle Çukurova’nın hem en sıcak memleketidir hem de egemenlerin ağzını sulandıracak kadar bereketli topraklara sahiptir. Her ne kadar devletin tarımı tasfiye politikasından etkilense de hala önemli bir ihracat merkezidir. Bu yüzden aynı zamanda bir ucuz işgücü cennetidir.

Bu ucuz işgücünü de Kürtler oluşturur–du!

Artık bu gerçekliğin üzerine “en ucuz işgücü” kavramını da eklememiz lazım, çünkü yoksulluğa mahkum edilen Kürt halkının bu “ününü” elinden alan bir kesim var. O da Suriyeli göçmenler! Suriye’ye yakın ve aynı zamanda akrabalık bağlarının güçlü olması nedeniyle tercih edilen Adana’nın alınteri emicileri, canlarını kurtarmak için Adana’ya kaçanlara neyi reva görüyor?

DAİŞ çetelerin katliam saldırılarından kaçarak Türkiye’ye sığının Suriyeli mülteciler, karın tokluğuyla köle gibi çalıştırılıyor. Konu ile ilgili ANF’de yer alan bir habere ve röportaja göre Adana’nın Kazanlı ilçesinde derme çatma barakada tutulan ve günlük 15 TL karşılığında tarlada çalıştırılan Suriyeli mültecilerin yaşadığı dramı yerinde tespit etmek isteyen mevsimlik işçi örgütleri ise, korsan işçi çalıştıran şebekenin saldırısına uğruyor. Savaştan kaçarak Adana’ya gelen mültecilerin yaşadığı barakada genç kadınların da korsan işçi çalıştıranlar tarafından fuhuşa sürüklendiği iddiasını gündeme getiren gazeteciler de hedef alınıyor.

Bu kadar Suriyeli bu topraklarda ne yapıyor? Nasıl yaşıyor?

Bir yanda DAİŞ isimli kanlı katil-tecavüzcü çetesi var, bir yanda emeğini ve bedenini sömüren insanlık müsveddeleri…

Böyle… Sömürülerek, köleliğe mahkum edilerek…

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu